AKÖREN COĞRAFYASI

( Derginin eski sayılarından)

Sevgili hemşerilerim ve değerli okurlarım,

 ‘Akören’in Fiziki Coğrafyası’ adındaki bu yüksek lisans tezimiz akademik düzeyde olduğundan  çok

fazla bilimsel terim içermektedir. Mümkün olduğunca sade bir dil kullanmaya

çalışsam da bazı bölümlerini 

değiştiremediğim bu yazımdan en iyi şekilde

yararlanmanızı temenni ederim.

3.5.3. Açık ve Kapalı Günler

Konya Meteoroloji İşleri Müdürlüğünden aldığımız verilere göre, Akören’de açık

ve kapalı günler incelendiğinde  açık günler sayısı, kapalı gün sayısının 3

katına yakın olduğu görülür. Açık günlerin yıllık toplamı 123,5 gün olup, yıl

içerisinde %33,7 oranındadır. Kapalı günlerin yıllık ortalaması ise 56,9 gündür.

Açık gün sayısının en fazla olduğu ay 20,2 ile Ağustos, en az olduğu ay ise 4,4

günle Ocak’tır. Açık gün sayısı Eylül’den Ocak’a kadar düşmekte Şubat’tan

Ağustos’a kadar artmaktadır. En çok kapalı gün sayısı 10,2 ile Ocak, en az ise

0,2 ile Ağustos’tur

3.5.4. Sisli Günler

Atmosferin alt kısmında, havada meydana gelen soğumaya bağlı olarak su buharının

yoğunlaşmasıyla oluşan sisli günleri gösteren tablo ve grafik incelendiğinde

(Tablo : 9, Şekil : 15) yılda 9,2 gün sislidir. En çok sisli gün sayısı

Aralık’ta olup sadece 3 gündür. Bunu Ocak ayı takip eder. Bu değerler bize sis

olayının çok az ve nadir olduğunu ifade etmektedir.

Şekil  15 : Akören’de Aylık Ortalama Sisli Günler Grafiği (1958-1990)

3.6. YAĞIŞ

3.6.1. Yağış Miktarı

Akören ve  çevresinde yağışın aylara dağılımında ortaya çıkan özellikler

şunlardır :

Yıllık toplam yağış miktarı 431.1mm. olan çalışma sahamızda yağışın aylara

dağılımı, düzensizdir. Burada kış mevsiminde yağış azamisi, yaz mevsiminde ise

yağış asgarisi söz konusudur. En yağışlı ay 66.2mm. ile Aralık ve en az yağışlı

ay da 3,5mm. ile Ağustos’tur. Akören’in aylık ortalama yağış grafiğine

bakıldığında, yağışların Aralık’tan Ağustos’a kadar devamlı düştüğü, Eylül’den

itibaren de sürekli olarak arttığı görülür. Yağış miktarı sadece iki ayda Aralık

ve Ocak’ta 50mm’nin üzerindedir. Akören’de yağışın mevsimlere dağılışına

bakıldığı zaman (Tablo:1, Şekil:17) mevsimler arası yağış farkı çok belirgin

olarak görülür. Ortalama 431,1mm olan yağış tutarın % 40’ı (175,5mm) kışın, %

28’i (120,3mm.) ilkbaharda, % 23’ü (98,9mm.) sonbaharda ve % 9’u (36,8mm.)

yaz mevsiminde düşmektedir.

Tablo:10. Akören, Çumra, Konya, Bozkır ve Seydişehir Aylık Ortalama Yağış

Miktarları (mm).

Şekil  16: Akören’in Aylık Ortalama Yağış Grafiği (1958-1990)

Tablo 11. Akören, Çumra, Konya, Bozkır ve Seydişehir’de Yağışın Mevsimlere

Dağılışı (mm.)

Akören’in aldığı yağış miktarları yakın çevredeki merkezlerin yağışları ile

korela ettiğimizde ortaya çıkan sonuçlar dikkat çekicidir. Genel olarak

yorumlamak gerekirse, Akören’in yıllık yağış miktarının Akdeniz iklimi yağış

miktarından az, karasal iklimin yağışından  biraz fazla olduğu söylenebilir.

Yağışın mevsimlere dağılışında ise, en fazla yağışın kışın olması Akdeniz iklim

yağış rejimini andırmaktadır.

Akören’in kuzeyine düşen ve bir ova tabanında yer alan Konya’da yıllık yağış

miktarı 325,9mm. iken yine ova tabanında yer alan karasal özellikteki Çumra’da

yıllık yağış miktarı 303,2mm.’dir.

Akdeniz Bölgesi sınırları içerisinde yer alan Bozkır’ın yağış miktarının 496,3

mm. olmasının sebebi ise, güneyden gelen yağışlı hava kütlelerinin izlediği yola

göre kuytuda kalmasıdır. Seydişehir’de yağış miktarı 731,6mm. olup seçilmiş

merkezler içerisinde en fazla yağış alan merkezdir. Ancak biraz daha güneye

doğru ilerlenmiş olsa yağış miktarının arttığı görülür. Buna örnek olarak Akseki

(1355,5mm.) ve Alanya (1105,7mm.) verilebilir.

Karşılaştırma amacıyla seçilen istasyonlarda en düşük yağışlar 303,2mm.

Çumra’ya ve 325,9mm. ile Konya’ya aittir. Bu iki istasyonun yağış toplamı bile

Seydişehir’e düşen yağış miktarına ulaşamaz.

Konya ile Bozkır arasında kuzey-güney yönlü veya Çumra ile Seydişehir arasında

kuzeydoğu-güneybatı yönlü yağış değişimine bakıldığında, yağışın güneye doğru

arttığı görülür (Tablo : 11). Buna sebep de denizden uzaklaştıkça karasallık

etkisinin artması ile Toroslar’ın uzanışın yağışa engel olmasıdır.