Akören Dergisi | Bölgenin İlk ve Tek HABER Sitesi

AKÖRENLİ DOKTORLARLA GURURLANDIK

12 Aralık 2018 Çarşamba Saat 11:04

AKÖRENLİ DOKTORLARLA GURURLANDIK

AKÖRENLİ DOKTORLARLA GURURLANDIK

Sedat Ertaş, Kemal Ersoy ve Muzaffer Tulukcu olarak zaman zaman Akörenli büyüklerimizi ziyaret etme geleneğine uyarak kasım ayı ortalarında Başkent Hastanesi Sorumlusu, Emekli Rektör Abdurrahman Kutlu büyüğümüze bir ziyaret gerçekleştirmiştik.

Rektör Kutlu, Akören sohbeti ortasında Akörenli doktorların bir araya getirilmesinin yararlı olacağını ifade etmesi ve bundan çok mutlu olacağını söylemesi ile gündem belirlenmiş oldu. Çerçeve belirlendi. 1 Aralık 2018 Cumartesi akşamına toplantı kararı verildi. Akören ve ilçemize bağlı on mahalleyi kapsayacak şekilde gelin, damat ve torunlarında olduğu tüm Akörenli doktorların davet edilmesine karar verildi. Akören Dergisi yayın kurulundan dolayı birikintileri olan Tulukcu ve Ertaş başlangıçta sayının 70 – 80 civarında olacağını tahmin ediyorlardı. Kemal Ersoy ve 2007 – 2008 yılında Akören Dergisi’nin sekreterliğini yapan Ali Bekir Gültekin’le birlikte telefon ve Watsapp yardımıyla on beş günlük bir çalışma ile sayı 180’e ulaştı.

Gelmeleri kolay olmasa da şehir dışındaki Akörenli doktorlarda davet edildi.

REKTÖR KUTLU DOKTORLARI MİSAFİR ETTİ

1Aralık 2018 Cumartesi akşam saat 18.00’de 41’si doktor olmak 66 kişilik gurup bir araya geldi. Böyle bir toplantı ilk defa yapılıyordu. Doktorlar, dört kişilik sekreterya dışında Protokolden Vali Yardımcısı Mehmet Aydın ve Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektör Yardımcısı Önder Kutlu’da aileleri ile katıldı. Rektör Bey’in yiğeni Savaş Kutlu’da organize yardımında bulundu.

Program Muzaffer Tulukcu’nun açılış konuşması ile başladı. Tulukcu, Akören’in Selçuklular dönemindeki Ertaş Boğazı, Kayı, Mihrap, Akçeşme, Bayındır, Aşağı Yarımca, Yukarı Yarımca adlı yedi viranenin Osmanlı döneminde şu andaki Akören’in olduğu yerde toplanarak Akviran adını aldığını. 1960 ihtilâlı ile viran kelimesinin kaldırıldığını ve Akören adını aldığını ifade etti.

Tulukcu, ev sahipliğini üstlenen Rektör Kutlu’ya teşekkür etti. Bu sayede sekiz yıllık dergi bilgi birikimlerine özellikle sağlık konusu ile ilgili yeni bilgilere yenilerini kattıklarını ve bundan mutlu olduklarını ifade etti.

Tulukcu, Akören olarak Cumhurbaşkanı, Başbakan, Genelkurmay Başkanı ve Vali dışında Devletin tüm kademelerine eleman yetiştirildiğine vurgu yaptı.

Yargıtay Başkanı Ahmet Coşar, Devlet Bakanları Emekli General Abdulllah Tenekeci ve Saffet Sert ile Milletvekilleri Ali Rıza Ercan, Abdurrahman Bozkır, Turan Bilge, Rektör Abdurrahman Kutlu’nun yanı sıra sekiz Genel Müdür yetiştirildiğini söyledi. Şu isimleri tek tek sıraladı. Halil Harmancı, Altan Tufan, Abdurrahman Yalçın, Muzaffer Gültekin, Kemalettin Akalın, A.Kadir Gökçen, Cemal Harmankaya.

Tulukcu, bu yedi isimden önce şu anda soyadı Akören’de kalmayan Devlet Su İşleri ilk Genel Müdürü (1950 – 1955) Hikmet Turat’ın da Akörenli olduğunu vurguladı. Tulukcu ayrıca Adnan Kurban ve Mücahit Şahin’in Müsteşar Yardımcılığı yaptıklarını hatırlattı. Abdullah Tenekeci’nin 2010 yılına kadar Cumhuriyet tarihinin en uzun süre Bakanlık yapan bürokratı olarak tarihe geçtiğine vurgu yaparak, Papa’yı vuran M.Ali Ağca’yı tutuklayan Cumhuriyet Savcısı halen İstanbul’da yaşayan Ahmet Karaoğlu’nun da Akörenli olduğunu söyledi.

Bu bilgiler sonrası Rektör Kutlu’nun özgeçmişini okuyan Tulukcu,

PROF. DR. ABDURRAHMAN KUTLU’NUN ÖZGEÇMİŞİ

1951 Yılında Akören’de doğdu. İlkokulu ve ortaokul birinci sınıfı Akören’de okudu. Parasız yatılı imtihanı kazandı. Bu sebeple Ortaokulu ve Liseyi Niğde’de bitirdi. 1976 yılında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldu. Aynı yıl, aynı Fakültede Ortopedi ve Travmatoloji ihtisasına başladı. 1980 yılında bitirdiği ihtisasından sonra bir süre klinikte çalıştı. 1981 – 82 yıllarında askerlik görevini yaptı.

1983 yılı başında kuruluş aşamasında olan, Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalına Yardımcı Doçent olarak atandı. Anabilim Dalını kurdu. Fakültenin kuruluşunda yönetim kurulu üyeliği, döner sermayenin kurulması ve işletilmesi gibi çeşitli görevler aldı. Anatomi de hoca olmadığı için üç yıl Ortopedinin yanında, Anatomi Anabilim Dalının yönetimini yürüttü, kas iskelet sistemi anatomisi derslerini verdi.

1985 yılında Doçent, 1992 yılında Profesör oldu.

1995 yılı Kasım ayında yapılan Rektörlük seçimlerine katıldı ve en yüksek oyu alarak Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafından Selçuk Üniversitesi Rektörlüğüne atandı.

1999 – 2000 yıllarında Üniversiteler arası Kurul Başkanlığı yaptı.

23 Kasım 1995 – 23 Kasım 2003 tarihleri arasında, iki dönem Rektörlük görev süresinde Üniversite her yönden büyüdü gelişti. Görev yaptığı sürede, Devlet ödenekleri iyi kullanılırken, her şeyi devletten beklemeden Üniversitenin öz kaynakları ve özel sektör yatırımları ile üniversitenin ihtiyacı olan binalar, sosyal ve spor tesisleri, öğrenci yurtları, okulların bilgisayar laboratuarları, uygulama alanları yapıldı. Üniversite ihtiyacı olan bilgisayarları kendisi üretti (Selçuk Bilgisayar), ihtiyaç duyduğu programları kendisi yaptı.

Göreve başladığı zaman, içilecek suyu olmayan kampüse, 25 km uzaklıktaki Yükselen Kasabasından, 200 mm çapında boru ile tatlı su getirilerek içilecek su meselesi çözüldü.

Selçuk Üniversitesi Rektörlüğü döneminde, Uygulama Oteli ile (İşletmecisi önce HİLTON sonra RİXOS oldu, bu otel Üniversiteye ciddi gelir getirmektedir)

Hayvan hastanesi ile televizyonu ile stadyum ve diğer spor tesisleri ile binicilik tesisi ile sahip olduğu bilgisayar alt yapısı ve kapasitesi ile üniversiteler içinde ilk olmuş veya ilklerde yer almıştır.

Eğitim Fakültesi öğrencileri için, iyi örneklerini görmeleri ve staj yapmaları için öz kaynaklarla Prof. Dr. İhsan Doğramacı Ana Okulu ve Esentepe İlköğretim Okulu yapıldı.

Kampüs alanına bir milyonun üzerinde fidan dikimi gerçekleşti. Eski ve yeni fidanlar için yedi yüz bin metre damlama sulama borusu döşendi. Ağaçların sulanmasında içme suyu kullanılmadı. Kampüsün atık suları bir arıtmadan geçirilerek bir alanda toplandı ve ağaçların sulanmasında kullanıldı.

1984 yılında Kampüse mevcut Tıp Fakültesi için temel atılan Hastane binası, 2000 yılında taşınabilecek duruma gelmesine rağmen, taşıma işlemi yerine, 2001 yılında ikinci bir Tıp Fakültesi kuruluşu gerçekleştirilmiştir.

1987 yılında Akören’de bir Meslek Yüksek Okulunun açılmasını sağladı. Akörenli Akademisyenlerin yetişmesini teşvik etti.

1980 nli yılların sonunda KONYA PANCAR EKİCİLER VAKFI’NIN kurucuları arasında yer aldı. Pancar çiftçisinin sağlık giderlerinin yıl içinde bu vakıf tarafından karşılanıp, pancar hasadı zamanında faizsiz olarak ödemesi prensibini getirdi.

KONYA AYDINLAR OCAĞI kurucularındandır ve bir dönem başkanlığını yapmıştır.

1987 de KONYA ORTOPEDİ DERNEĞİNİ kurdu.

1992 yılında, Türkiye'nin ilk soğutmacılarından olan ve ilk dondurma makinesini yapan, Karipek Buzdolabı Fabrikasının sahibi Seyit Büyükipekçi ile beraber KONYA ORTOPEDİ VAKFINI kurdu.

Bu vakıfla Ortopedi Bölümünün ihtiyaçlarını karşılamanın yanında, Konya’da o zaman ihtiyaç duyulan hizmetlerde verilmeye çalışılmıştır. Ambulans hizmetleri, ortez – protez atölyesi, rehabilitasyon merkezi, laboratuvar hizmetleri, tıbbi alet ve malzeme tedarik merkezi bunların başında gelen hizmet alanları olmuştur.

Yine Konya Ortopedi Vakfının desteği ile Akören Hastanesinin telefon ve bilgisayar alt yapısı kurulmuş, Çok programlı liseye bilgisayar ağırlıklı bir kütüphane kurulmuştur. Akören merkezde olan ilköğretim okulunun ve Tekke İlköğretim okulunun bütün sınıflarına, Akören’in diğer köy okullarının birer sınıflarına, 2011 yılında akıllı tahta sistemleri kurulmuştur. Bu eğitim araçları o zaman ülkemizde yeni telaffuz edilmekte idi. Bütün sınıflarında akıllı tahta olan okul durumu sadece Konya’da değil Türkiye’de ilk uygulamalardı.

Konya Ortopedi Vakfı, başlangıçtan beri başarılı ama ekonomik olarak ihtiyacı olan tıp fakültesi öğrencilerine burs vermektedir. Bu yıl 70 öğrenciye ayda 300 lira karşılıksız burs vermektedir.

Ortopedi Vakfının yaptığı faaliyetleri için başlangıçtan beri kimseden yardım istenmemiş ve ciddi bir yardım alınmamıştır. Vakıf hizmetleri kendi gayretleri ile vakıf için oluşturulan kaynaklarla karşılanmaktadır.

Rektörlük görevinden sonra, Hacettepe yıllarından beri tanıdığı ve aynı yıllarda beraber rektörlük yaptığı Başkent Üniversitesi kurucusu Sayın Prof. Dr. Mehmet Haberal’ın daveti ile 2004 yılı Mart ayında Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyeliğine atanmıştır.

Öğretim Üyeliği ve hekimlik hizmetleri yanında, Konya’da bulunan Başkent Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Merkezinde yöneticilik görevini yürüttü. Daha sonra Başkent Üniversitesinin Konya’da açtığı Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulunun da yöneticiliğini üslendi.

1979 Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu, Çocuk Hastalıkları Uzmanı Meram Tıp Fakültesi, Aile Hekimliği Anabilim Dalını kuran ve halen başkanlığını yürüten Prof. Dr. Ruhuşen Kutlu ile evlidir. İki kızları ve bir torunları vardır.

Prof. Dr. Abdurrahman Kutlu, Akören ile ilgili bazı ilk olma özelliklerini taşımaktadır:

- AKÖREN MERKEZDE DOĞUP İLKOKULU ORADA OKUYAN VE ORADAN YETİŞEN İLK DOKTORUDUR.

- İLK TIP AKADEMİSYENİDİR, İLK TIP PROFESÖRÜDÜR, İLK REKTÖRÜDÜR.

Abdurrahman Kutlu adına konuşma yapmak üzere eşi Prof. Dr. Ruhuşen Kutlu’yu kürsüye buyur etti.

PROF. DR. ABDURRAHMAN KUTLU’NUN AÇILIŞ KONUŞMASI

Sayın Valim, Değerli Arkadaşlar hepiniz hoş geldiniz. Hepinizi saygı ile selamlarım.

Sözlerimin başında, insanlarımıza, insanlığa önemli hizmetler vermiş ve ebediyete intikal etmiş tüm meslektaşlarımızı rahmetle, minnetle anarım. Hepsine Allah rahmet eylesin.

Akörenli Doktorlar olarak yaptığımız bu ilk toplantıda sayımız oldukça yükselmiş olduğunu görmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Muzaffer beyin tespitlerine göre, gelinler, damatlar, torunlar derken, Diş hekimlerimizle beraber sayının ülke genelinde 200’e yaklaştığı anlaşıldı. Bu gerçekten gurur duyulacak bir sayı. Tabi ki bu sayı önümüzdeki yıllarda artarak devam edecektir.

Esasında Anadolu çocuklarına her alanda üniversite kapılarını açan merhum Prof. Dr. İhsan Doğramacıdır. Sadece tıp fakültelerini ele alırsak, YÖK kanunundan önce başta Hacettepe olmak üzere Anadolu’nun çeşitli şehirlerinde yedi tıp fakültesi açılmıştır. Bunlar, Erzurum, Kayseri, Sivas, Trabzon, Samsun, Eskişehir Tıp Fakülteleridir.

YÖK kanunu ile de bazı illerde tıp fakülteleri açmıştır. O zamanki adıyla bizim Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi (Bugünkü Meram Tıp Fakültesi) de YÖK Kanunu ile kurulan, rahmetli Doğramacı Hocanın Konya’ya bir hediyesidir.

Selçuk Üniversitesi 1975 yılında kurulmuş, 1977 yılında eğitim - öğretime başlamış, iki fakültesi ve sekiz kadrolu öğretim üyesi ile çok fazla bir gelişme gösteremeden YÖK Kanununun çıkmasına kadar gelmiştir. YÖK kanunu ile fakülte sayısı sekize çıkarılmış ve Selçuk Üniversitesinin gelişimi ondan sonra başlamıştır. 1981 yılında çıkarılan YÖK kanunu tamamen İhsan Doğramacı hocanın eseridir.

Bu ilk toplantı inşallah bir birimizi tanımamıza ve kaynaşmamıza vesile olur. Çünkü birçok arkadaşımızın hemşehrisi doktoru tanımadığını müşahede ettik. Bizde öğrencilerimizin dışındaki genç arkadaşları tanımıyoruz. Mesleki dayanışma açısından da bu çok yararlı olur. Bu toplantının iki yılda bir yapılmasının yararlı olacağını düşünüyoruz. Gelecek toplantının uygun mevsimde Akören’de yapılmasını teklif ederiz. Orada yapılacak toplantıya aileler olarak, çocuklar ve torunlarla beraber katılmanın Akören’i görme ve tanıma yönünden çok faydalı olacaktır. Toplantı tarihi erken duyurulursa, sadece Konya’dan değil başka şehirlerde görev yapan hemşehrilerimizin de katılmaları mümkün olur.

Değerli arkadaşlar, benim sizlere tavsiyem; mesleğinizi icra ederken sabırlı olun, merhametli olun. Size gelen hastanın dolmuş parasında bile zorlandığını hatırınıza getirin. Bulunduğunuz ortamlarda fark yaratın, farklı olun. Kendi alanınızdaki yenilikleri yeni uygulamaları takip edin, kendinizi yenileyin, geliştirin.

Bu organizasyonda bana yardımcı olan Muzaffer, Sedat, Kemal, Savaş beylere çok teşekkür ederim. Gerçekten onların yardım ve gayretleri olmasa bu toplantı yapılamazdı.

Bayan Kutlu, kayın validesinin sağ ve Akören’de oturduğu yıllarda Kurban Bayramı nedeniyle Akören’de bulunduğu günleri unutamadığını belirtti. Akören gelinin son kelimelerinde oldukça duygulandığı görüldü.

Tulukcu, Akören’in şu ana kadar iki Vali Yardımcısı yetiştirdiğini, ilki Seyfi Özdil’in Ankara’da rahmetli olduğunu, ikincisi Mehmet Aydın’ın aramızda olduğunu ifade etti. Tulukcu, Aydın’ın öz geçmişini okudu..

Mehmet AYDIN Vali Yardımcısı

1958 yılında Konya ili Akören ilçesinde doğdu. İlkokulu Akören'de Ortaokul ve Liseyi Konya Merkez'de tamamladı. 1984 yılında, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü'nü bitirdi.

1985 yılında Diyarbakır Kaymakam Adayı olarak göreve başladı. Silvan Kaymakam Refikliği ve Vekilliği ile Haymana, Nallıhan ve Lice Kaymakam Vekilliği yaptı. Daha sonra Gülyalı Kaymakamlığı'na atandı. Daha sonra sırası ile Kozluk ve Aydıntepe Kaymakamlığı, Ağrı Vali Yardımcılığı, Köşk, Serik, Uzunköprü, Şehitkamil ve Yıldırım Kaymakamlığı görevlerinden sonra son kararnamede Konya Vali Yardımcılığı'na atanarak yeni görevine başladı.

İçişleri Bakanlığı'nca 1990 yılında bir yıl süre ile yabancı dil öğrenmek ve idari sistemi incelemek üzere Amerika'ya gönderildi. Evli ve iki çocuk babası olan Mehmet AYDIN İngilizce bilmektedir.

Sonrasında Vali Yardımcımız Aydın hemşehrimiz özetle şu konuşmayı yaptı. Memuriyeti’nin son baş yılını memleketine ve hemşehrilerine hizmet etmek gayesiyle Konya’ya geldiğini belirten Aydın, her zamanki mütevazılıği ile hemşehrilerinin sorunları ile ilgili her zaman kendisini rahatsız edebileceğini vurguladı. Böyle bir toplantının organize edilmesinden memnun olduğunu söyledi ve Rektör Kutlu ve Tulukcu Ekibine teşekkür etti.

Daha sonra şilt merasimine geçildi.

Akören’in ilk Doktoru (1943) olarak tarihe geçen Ahmet Hatiboğlu’nun öz geçmişi:

AHMET HATİPOĞLU (1916)

1943 Yılında Akören'in ilk tıp doktoru olarak tarihe geçti. 1916 yılında Orhaniye'de doğdu. Orhaniye İlkokulu sonrası Konya Lisesini tamamlayarak 1943 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Doktoru olarak mezun oldu. Çumra Hükümet Tabipliği sonrası 3.5 yıl Gaziantep Devlet Hastanesinde görev yaptı. 1962 yılında Konya Doğum ve Çocuk Bakımevine atandı. Konya SSK Hastanesinde 3 yıla yakın çalıştı. 1977 yılında emekli oldu. 02.12.1982 tarihinde rahmetli oldu. Kabri Uluırmak Mezarlığındadır. Doktorumuzun iki kızı vardır. Emekli öğretmen olan kızı Sare Sercan aramızdadır.

okunması sonrası rahmetlinin kızı emekli Öğretmen Sare Sercan’a Vali Yardımcısı Mehmet Aydın şilt takdim etti.

Sağlık sektörüne önemli hizmetleri olan ve Medine’de Metfun bulunan Akören Hastanesinin ilk Doktoru Mustafa Akın’ın

Dr. MUSTAFA AKIN (1948-2000)

Orhaniye de doğdu. İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi mezunu.(1970) (Dahiliye)

Konya da Sağlık Müdürlüğü yaptı. Akören Hastanesinin ilk doktorudur.

Konya da Hızır Acil Servisi, Diş Tedavi ve Protez Bölümünü Hizmete girmesini sağladı. Hemodiyaliz Ünitesini kurdurdu. Beyhekim Sağlık Kompleksinin Tahsisini gerçekleştirdi.

254 Mart 2000 tarihinde Medine’yi Münevvere de vefat etti. Kabri Cennetül Baki Kabristanındadır.

sonrası şiltini almak üzere Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi adını taşıyan torunu Mustafa Akın sahneye davet edildi. Akın’ın şiltini rahmetli dedesi ile çok özel diyalogları olan Kutlu ailesi sundu.

1910 doğumlu emekli öğretmen rahmetli İdris Öncel’in hayatı hakkında bilgi veren Tulukcu,

İDRİS ÖNCEL (1910-1992)

1910 yılında Akören de Dünyaya geldi. Bir yıl sonra Babası Ömer Balkan Harbinde şehit oldu. İlkokulu Akören de okudu Konya öğretmen okulu sonrası, Ankara Gazi Maarif okulunda okulundan üstün başarıyla mezun oldu.1 yaşında öksüz kalınca Akören dışında eğitimini sürdürürken yazları Akören de çalışarak hayatını kazandı. Konya-Akören arasını çoğu Akören’li gibi bazen yürüyerek bulursa at arabası ile giderdi.

Çok sevdiği öğretmenlik mesleğine 1932 yılında Yozgat’ta başladı. Sarıkızın Zehra hanımla 1934 yılında evlendi.

Sırasıyla Çumra, Kazımkarabekir, Karaman’da öğretmenlik ve okul müdürlüğü yaptıktan sonra 1945 yılında Konya ya geldi. Köprübaşı ve Uluırmak İlkokulunda mesleğini sürdürerek 1960 yılında emekli oldu.

Konya’da iken onun evi otel-lokantaydı. Akören başta olmak üzere öğretmenlik yaptığı Çumra ve Kazımkarabekir den gelen dostları, akrabaları ve hemşehrilerinin özellikle sağlık sorunları için önlerine düşer hastane, eczane öğle köye dönüş otobüsüne yetiştirilmezse evinde barındırır ertesi günü Eski Garaj’dan yolcu ederdi. O yıllarda onun evi İdris Hoca Türbesiydi. Halkın içinde neşeli, hayatı dolu dolu yaşayan İdris Öncel 1964 yılı ve sonrası kolları sıvadı Akören Hastanesi yapımının her sıkıntısı için koşturdu. Bunun için yazları 1,5 ay Cihanbeyli tarafına gitti hasattan hastaneye hayır topladı. Adana’ya gidip eski öğrencisinin yardımıyla Hastahane yatakları dahil teçhizatlarını temin etti. T.B.M.Meclisi Başkanı Sadi Irmak’a ulaştı hastane için ek ödenek çıkarttı.

Sonunda zamanın Sağlık bakanı yanında Hastanenin açılış şerefine erişti. Hemşirelerimiz rahmetli Mustafa Akın’ı Akören Hastanesinin ilk doktoru olarak olmasına vesile oldu.

1987 yılında eşini,1990 yılında Aksay ve Mehmet oğullarını kaybederek evlat acısı yaşadı.

15 Aralık 1992 tarihinde soğuk bir kış günü rahmetli oldu. Üçler mezarlığına defin edildi.

Akören Hastanesinin yapımındaki gayretlerinden dolayı dedeleri adına şilti almak üzere Konya Beyhekim Hastahanesi’nde Göz doktoru olarak görev yapan İdris Öncel ve İstanbul’dan teşrif eden Zeki Erşen Öncel’i davet etti.

İdris Öncel’in şiltini Rektör Yardımcısı Önder Kutlu takdim etti.

Dördüncü şilt ise Akören’in ilk doktorlarından rahmetli Muzaffer Atalay adına Ankara’dan teşrif eden oğlu Ata Atalay’a sunuldu.

Dr. MUZAFFER ATALAY (1927-2014)

5 Mayıs 1927 de Akviran-Orhaniye (Üsküse) Köyü 'n de doğdu. Babası öğretmen İbrahim Atalay (Bayramlar'dan), annesi Fadimana Atalay (Hacı Hasan'lardan).

İlk okulun ilk üç sınıfını Orhaniye' de, 4 ve 5. sınıfları Akviran' da okudu. Konya Lisesi 'ni her dönem iftihar kitaplarına geçerek başarı ile bitirdi. Sadece 6 yıl iftihara geçenlere tanınan hakla sınavsız ve burslu olarak İstanbul Tıp Fakültesine girmeye hak kazandı. Üniversiteyi bitirdiğinde, yurt dışına gitme imkanını kullanmak yerine ülkesine hizmet vermeyi tercih etti. Savaş yıllarında devletin imkanları ile en iyi şekilde bakıldığını, yetiştirildiğini hiç bir zaman unutmadı ve son nefesine kadar hep devlete borcunu ödemeye çalıştı, vatanın milletin menfaatini hep en üstte tuttu.

1951 de tıp öğrenimini tamamlayarak, vatan borcunu ödemeye, Van- Ahlat hükümet tabipliğinde başladı. (59 yıl sonraki Ahlat ziyaretimizde eski hastalarını, sülalelerini tek tek hatırlayıp, o zaman çocuk yaşta olan Ahlatlılarla anılarını paylaştı. Başarı ile gerçekleştirdiği nice zor doğumlardan sonra Ahlat'ta "muzaffer" ismi, yeni doğan bebeklere verildi.) O günlerini hiç unutmadı, belleğinde hep tazeliğini muhafaza etti.

Daha sonra Heybeliada sanatoryumunda ( tüberküloz taramada, korumasız çekilen skopilerin uzun vadeli etkisi, hiç sigara içmediği halde ileri yaşta Akciğer kanseri oldu.), Bursa Karacabey hükümet tabipliğinde ve Konya belediye tabipliğinde görev yaptı.

1955 de Nezahat Yalvaç (Konya, Sarraf Atalar' dan) ile evlendi. Dahiliye ihtisasına başladı, Ankara Numune Hastahanesi' nde ihtisasını tamamladı. Akşehir devlet hastanesi 1961, Numune Hastahanesi' nde klinik şef muavini ve şef iken, rotasyonlarla Siirt, Ağrı, Van, Muş, Gediz'de hizmet verdi. Klinik şefi ve bakanlık komisyonlarında önemli görevlerine rağmen yurt sathında hizmet vermekten imtina etmedi.

Sağlık Bakanlığı 'nın ihtisas, hastane enfeksiyonlarını önleme, ilaç ruhsat, diploma denklik.... komisyonlarında önemli görevler aldı.

İyi derece Fransızca,- İngilizce bilirdi. Fransa Montpelliere Üniversitesi'nde hematoloji dalında çalıştı ve Numune Hastahanesi'n e hematoloji laboratuarını kurdu. Avrupa Konseyi Sağlık Komisyonunda ülkemizi pek çok kez başarı ile temsil etti. Fransa, İsviçre, İtalya tıp fakültelerinde gözlemci ve eğitimci olarak çalışmaları oldu.

Çocuklarının beşi de üniversite eğitimi sonrasında doktora yapmışlardır. Eğitime, bilhassa kızların eğitimine büyük önem gösteren Dr. Muzaffer Atalay'ın yetiştirdiği evlatlarından iki kızı profesör olmuş halen biri Ankara Hacettepe Üniversitesinde, diğeri İsviçre- Zürih'te üniversitede dekan olarak görev yapmaktadır. İki çocuğu kendisi gibi hekim olmuş oğlu Finlandiya'da profesör, kızı İzmir'de genel cerrahi doçenti unvanı ile akademik ve sağlık alanında, diğer oğlu Ankara'da üst düzey bürokrat olarak hizmet vermektedir.

5 çocuk, 7 torunu ve eşi ile hastalarını duası ile mutlu güzel bir hayat sürdü. Son derece prensip sahibi, dürüst ve çalışkan - örnek bir insandı. Başta evlatları, torunları, yetiştirdiği asistanları, genç uzmanları olmak üzere hep iyi örnek olarak, 27 Nisan 2014 te Ankara'da ebediyete intikal etti. Ankara Karşıyaka mezarlığında ebedi istirahatgâhındadır. Allah rahmet eylesin!

Ata Atalay’ın şiltini N.E. Meram Tıp Fakültesi KBB. Mütehassısı, önceki Başhekimlerden Prof. Dr. Hamdi Arbağ takdim etti.

Son şiltin sahibi Akören’in 1950 li yıllardaki Belediye Başkanı Rahmetli Hüseyin Özkanoğlu’nun çocuklarının Almanya’da bulunması nedeniyle daha sonra Rektör Bey’in makamında takdim edileceğini vurguladı.

Tulukcu konu ile ilgili Özkanoğlu’nun özgeçmişin hakkında şu şekilde bilgi verdi.

HÜSEYİN ÖZKANOĞLU

1910 yılında Akören de doğdu. Doğduğu yıl babasını kaybetti. Babası Ganioğulları sülalesinden yapı ustası Mustafa Efendi 33 yaşında vefat etti. Annesi Fatma Arıcan.

Akviran ilkokulu sonrası Konya Sanayi Mektebi bu günkü adıyla Sanat Okulu’nun Marangozluk Bölümü’nün ilk mezunlarından 1942-1946 birinci dönem 1950-1956 ikinci kez İkinci kez Akviran belediye başkanlığı yaptı.1957 yılında başlattığı üçüncü Akviran Belediye Başkanlığı 1960 ihtilalı ile son buldu.

Müteşebbis ileri görüşlü çalışkandı. Belediye Başkanlığı döneminde, Akörenlinin kaderi için büyük önem arz eden Gazi Mustafa Kemal İlkokulu ve Akviran Ortaokulu’nun bitirilmesinde büyük gayret gösterdi. İlkokul 1954-1955 Ortaokul 1957-1958 öğretim yılında hizmete girdi.

1958 yılında Konya da çoğu ilçede spor kulübü yok iken kırmızı siyahlı Akviran Kültürspor’u kurarak Ortaokul’lun ilk Müdürü, koca müdür lakaplı İbrahim Uçkunkaya’yı kulüp başkanı yaptı.

Sarayönü Devlet Üretme Çiftliklerinden getirttiği kavak dalları ile Akören’e ilk kavak ekimini başlattı. Kara örtülü damları 1970 yılında yıllarda çatı oldu.

Akören’de elmanın bilinmediği yalnızca Demirci Duran’ın çabaladığı, Mayın söğüt elmasını mecbur kalındığı dönemde Yeni Çeşme’ye Belediye arazisinde elmacılığı başlattı.

Susuzluktan dağılma noktasına geldiği dönemde Akören in ilk milletvekili Nurullah Ercan’ı da yanına alarak 1957 yılında Çukurçimen’den getirilen su ile Akören ayakta kaldı.

Şu anda Polis Karakolu olarak hizmet veren eski belediye binası onun döneminde yapıldı. Emeklilik sonrası ilk işi Hastane Derneğini canlandırdı. Hastane yapımında etken oldu ve Akören Hastaneye kavuştu.

24 Aralık 1993 tarihinde Akören de vefat etti. Kabri Orta mezarlıktadır.

Tulukcu sonrasında Akören’in üç dönemde atılım yaptığını bunun 1.sinin 1914 yılında Nahiyeliğin ve Belediye’nin kurulması, İlkokul’un açılmasını, Karakolunda hizmete girmesi ile olduğunu, bu dönemde ilk öğretmen Mektepli lakaplı Seyit Mehmet Akalın’ın foksiyonundan bahsetti. 2. dönem 1920 li yılların sonu,1930 lu yılların ortasında olduğunu, bununda öğretmenlerle başarıldığını ifade ederek, bu dönemin kahraman öğretmenlerin şu isimler olduğunu açıkladı. Seyit Mehmet Alp, Koca Hüseyin (Eruyar), A.Rıza Nalçacı, İbrahim Aczi Kendi, Muazzez Tuygan, Safiye Hanım, Mustafa Ferit Zobun ve 30 yıl Baş Öğretmenlik yapan Mustafa Çetin fonksiyonundan söz etti. Bunu Çetin Öğretmeni Çifteler ve İvriz’den yetişen Akörenli öğretmenlerin devam ettiğini ifade etti.

Bu konuda Akörenli velilerin çocuklarını öğretmenlere teslim ederken << ETİ SENİN KEMİĞİ BENİM >> prensibinden başarıda önemli olduğunu vurguladı.

Akören’in üçüncü atılımının 1950 li yıllarda Akören’in ilk Milletvekili Ali Rıza Ercan ve zamanın Belediye Başkanı Hüseyin Özkanoğlu’na Bilâl Aşık, Hasan Hocanın Abdullah Gültekin, Hasan Hüseyin Altıntaş, Akif Çavuş (Tulukcu), Nalbant Muharrem (Mermer), Arif Harmancı,Marangoz Mehmet Karabüber, Ömer Çetinel,M.Emin Bişgiç, Mersinli… rahmetlilerin başta olmak üzere bir çok Akörenlinin omuz vermesi olduğunu izah eden Tulukcu, Bu dönemde susuzluktan dağılma noktasına gelen Akören’e 1957 yılında Çukurçimen’den su getirildiğini, Yukarı Okul’un yapılması (Gazi Mustafa Kemal İlkokulu 1953 – 54, Akviran Ortaokulu 1957 – 58 öğretim yılı)

Tulukcu, Rektör Bey’in arzusu ile gündeme gelen Akörenli Doktorlar konusunda, Orhaniye’nin bu konuda başarısının özellikle araştırılması gerektiğini söyledi ve bu konunun üzerinde durulması gerektiğini inandığını ifade etti.

Muzaffer Tulukcu farklı bir konuya parmak bastı. Akörenlinin dört D bir G kuralının olduğunu, bu beş kuralın Akören Anayasasının ilk beş maddesi olduğunu ve değiştirilmesinin dahi tartışılmayacağını vurgulayarak, bunların DEVLET, DİN, DAMAT, DÜNÜR VE GELİN olduğunu, bu nedenle toplantının bu çerçevede yapılarak Akörenlinin damat, gelin ve dünürlerine değer verdiğini izah etti.

Daha sonra toplantıya katılanlar kendilerini tek tek tanıtarak bir araya gelinmesinden mutlu olduklarını ifade ettiler.

Sonrasında söz alan Prof. Dr. Zekeriya Tosun kendilerinin mesleklerinde mesafe kat ederken Rektör Kutlu’nun önderliğinden istifade ettiklerini, bu toplantı vesilesiyle büyüklerin genç doktorlara Akademik camianın kendi mecrasındaki dinamiklerine bağlı kalmak kaydıyla sahip çıkması gerektiğine vurgu yaptı.

Profesör Hamdi Arbağ ise görev yaparken Rektör Kutlu’nun gölgesinden istifade ettiklerini bundan da fevkalade memnun olduğunu dillendirdi.

Toplantının bir güzel hatırası da Kültürspor’da 14 yıl Kulüp Başkanlığı ve Akören Dergisi’nde 8 yıl yayın kuruluğu üyeliği yapan Sedat Ertaş’ın fikriyle hazırlanan ARAMIZDAN AYRILAN AKÖRENLİ DOKTORLAR sayfası oldu.

VEFAT EDEN AKÖRENLİ DOKTORLARIMIZ

Dr. AHMET HATİPOĞLU (1916-1981)

1943 yılında Akören in ilk tıp Doktoru olarak tarihe geçti.

Dr. ALİ ÖZSÜMEN (1926-1986)

Orhaniye de doğdu. Akviran İlkokulu, Konya Lisesi devamında İstanbul Üniversitesi 1958 mezunu. 30 yıl Çumra Hükümet Tabipliği yaptı.

1989 yılında vefat etti. Çumra’ya defin edildi.

Dr. MUZAFFER ATALAY (1927-2014)

Dr. TEOMAN BİLGE (1938-1996)

Akören’de doğdu. Eğitimin Konya da yaptı. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi (Kadın Hastalıkları Doğum Uzmanı) Mezunu.

Hadim’de Hükümet Tabipliği, Konya’da Serbest Doktorluk Yaptı.

1972 -1996 arası Almanya’da mesleğini sürdürdü. Kabri Konya Üçler Mezarlığında. Arif Bilge Mahallesinde ailesinin yaptırdığı İlkokulda adı yaşıyor.

Dr. MUSTAFA AKIN (1948-2000)

Dr. DİLEK ÇETİN (1967-1994)

Aslen Konyalı olan hemşerimiz Doktor Eyüp Çetin in eşi idi. Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu. Pratisyen Hekim.

7 Mayıs 1994 Tarihinde vefat etti. Üçler mezarlığına defin edildi.

Dr. HALİL COŞAR (1972-2012)

Yargıtay Başkanı yetiştirmiş Deli Durmuş sülalesinden Halil İbrahim-Nesibe Coşar’ın Oğlu 1972 yılında Konya da doğdu. Evin en küçüğü İlk, Orta, Lise öğrenimini Konya’da yaptı.

1990 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldu. Derebucak,1998 yılında Seydişehir 2 nolu Sağlık ocağına atandı. Daha sonra Antalya Serik’te çalışmaya başladı. 22 Ocak 2012 tarihinde ailesi ile birlikte göreve giderken Trafik kazası geçirdi. Vefat etti. Kabri Konya Kurtuluş (Seyit Şahin ) Mezarlığında.

Seydişehir 2 nolu aile sağlık merkezine adı verildi. Selda hanımla evli Ozan ve Dilara 2 adet çocuk babası idi.

KADİR TAŞKIRAN (1986-2009)

Taşkıran Sülalesinden Dede adı Kadir Taşkıran Tıp Fakültesi 4. Sınıf öğrencisi iken 23 yaşında rahmetli oldu.

PTT Emeklisi Zeki Taşkıran-Nevin Taşkıran’ın 3 çocuğunun ortancası olarak 03 Kasım 1986 tarihinde Konya’da dünyaya geldi.

İlk, Orta ve Lise tahsilini Konya da tamamladı. 2004 yılında KAZAKİSTAN AHMET YESEVİ ÜNİVERSİTESİ’ NE kayıt oldu.

Tıp Fakültesi 4.Sınıf öğrencisi iken 15 Şubat 2009 tarihinde 23 yaşında iken kalp krizi sonucu vefat etti. Kabri üçler mezarlığındadır.

Programın sonunda Tulukcu’nun teklifi ile 2 yıl görev yapacak AKÖRENLİ DOKTORLAR PLARFORMU belirlendi.

Anıt Hastanesi Baş Hekimi Dr. Kutsi Öncü, Akademi Hastanesi Baş Hekimi Dr. Eyüp Çetin ve Sağlık Müdürlüğü Birim Amiri Dr. Serkan Fındık iki yıl sonraki toplantı ve çalışmalarla ilgili yakında bir araya gelecekler.

1 Aralık 2018 Cumartesi akşamı bir araya gelen Akörenli Doktor’lar gurur ve mutluluk içinde Bayır Otel’den ayrıldılar.

Hedef 2020 Aralık